Atatürkiye / İlkeleriCUMHURİYETÇİLİKCumhuriyetçilik yeni Türk Devleti'nin temel özelliğidir. Tarihçiler Cumhuriyetçilik ilkesinin üç açıdan önemine işaret ederler. Öncelikle tarihsel hanedan devletine bu ilkeyle tepki konulmakta ve tarihteki diğer Türk devletlerinden ciddi kopuş yaşanmaktadır. Tarih boyunca Türk devletleri hanedan yapısına sıkı sıkıya bağlı kalmışlar ve genelde kurucularının isimlerini almışlardı. Oysa çağın gerekleri doğrultusunda oluşturulan Cumhuriyet ile artık Türk insanı yüzünü Batı'ya çevirmiş ve geçmişiyle arasında temel bir farklılık noktası koymuştur. Yeni devlet kişilerin iki dudağından çıkan ani ve keyfi kararlarla yönetilemeyecek, halkın yönetimi esas olacaktır. Ayrıca Cumhuriyetçilik ilkesi çağdaş Batılı anlamda egemenlik sorununu da için
almaktadır. Bilindiği gibi egemenlik kuramı beraberinde egemenliğin kime ait
olacağı sorununu da getirmektedir. Atatürk, egemenliğin, "Kayıtsız şartsız ulusun"
olduğunu belirterek, egemenliğin kaynağı ve şeklini yanıtlamıştır. Ne Osmanlı
döneminde ne de dinsel anayasanın geçerli olduğu zaman diliminde egemenlik tam
anlamıyla halka ait olmamıştır. Yine Cumhuriyetçilik ilkesinin bir diğer kazanımı
da çağdaş anlam taşıyan bir "anavatan" kavramına ulaşılmasıdır. Kaynak: Baran Dural, Atatürk'ün Liderlik Sırları |